Navigation


unlu sairlerimiz

:: ATTİLA İLHAN ::.



   "Ne kadınlar sevdim zaten yoktular
Yağmur giyerlerdi sonbaharla bir
Azıcık okşasam sanki çocuktular .."



       15 Haziran 1925 tarihinde Menemen'de dünyaya gelen Attila İlhan babasının işi dolayısıyla ilk ve orta öğrenimini değişik kentlerde tamamladı. İzmir Atatürk Lisesi'nde okurken bir kıza yazdığı Nazım Hikmet şiirleri yakalanınca, 1941'de tutuklandı , iki ay hapis yattı . Bu nedenle okuldan uzaklaştırılan şair daha sonra İstanbul Işık Lisesini bitirerek İstanbul Hukuk Fakültesine girdi . Bu arada gazete ve dergilerde şiirleri de yayınlanıyordu . İlk şiiri Balıkçı Türküsü 1941 yılında Yeni Edebiyat Gazetesinde yayınlanan Attila İlhan 1946 yılında Cebbaroğlu Mehemmed şiiri ile CHP Şiir Yarışması�nda ikincilik ödülü aldı . 1948 yılında ilk şiir kitabı Duvar'ı yayınladı.

        1949 yılında öğrenimini yarıda bırakarak Nazım Hikmet'i kurtarma Komitesi'ne katılmak üzere Paris'e gitti. Türkiye'ye döndükten sonra birçok kez polisle başı derde girdi, gözaltına alındı, sorgulandı. 1951'de Gerçek gazetesindeki bir yazısı yüzünden kovuşturmaya uğrayınca yeniden Paris'e gitti. Bu dönemde Fransızca'yı ve Marksizm'i öğrendi. İstanbul'a dönünce okula yeniden başladı ancak gazeteciliğe adım atmasıyla öğrenimi de yarım kaldı. 1950�li yıllarda Vatan Gazetesi�nde sinema eleştirileri yazdı, senaryo yazarlığına başladı . Senaryolarında Ali Kaptanoğlu adını kullandı. 1960'ta tekrar Paris'e döndü.

        Babasının ölümünden sonra İzmir'e gelerek Demokrat İzmir Gazetesi'nin başyazarı ve genel yayın yönetmeni olarak işe başladı . Daha sonra çeşitli gazetelerde köşe yazarlığını sürdüren şair son olarak Cumhuriyet Gazetesinde köşe yazarlığı yaparken 10 Ekim 2005 tarihinde sağlık sorunları nedeniyle köşesinden okurlarına veda etti. 11 Ekim 2005 tarihinde geçirdiği bir kalp krizi sonucunda hayata gözlerini yumdu.

Ruhu şad olsun...


 

.:: ATAOL BEHRAMOĞLU ::.

 



   "Bütün insanları dostun bil , kardeşin bil kızım
Sevincin ürünüdür insan, nefretin değil
Zulmün önünde dimdik tut onurunu
Sevginin önünde eğil kızım .."



       Azerbaycan kökenli bir aileden gelen Ataol Behramoğlu 13 Nisan 1942 tarihinde İstanbul 'da doğdu . Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı bölümünü bitiren şair 1960'lı yıllarda yayınlamaya başladığı kitaplarıyla dikkat çekti . İsmet Özel'in de aralarında olduğu üç arkadaşıyla Ant dergisi kurdu (1969) Bu dergide "Toplumcu Genç Şairler Savaş Açıyor" başlıklı dizi yazılarda toplumcu şiir görüşünü açıkladı.

       1970 yılında iki yılı Londra ve Pariste , iki yılı da Moskova' da olmak üzere 4 yıl sürecek bir yurtdışı gezisine çıktı . Paris'te Aragon ve Neruda'yla tanışma olanağı buldu. Sovyet Yazarlar Birliği'nin davetlisi olarak gittiği Moskova'da , Devlet Üniversitesi'nde stajyer olarak Rus edebiyatı ile ilgili çalışmalar yaptı . Yurda döndüğünde İstanbul Şehir Tiyatroları'nda dramaturg olarak çalışmaya başladı (1974-1980). Bu arada Ant , Evrim, Yeni Dergi, Ataç, Devinim 60, Şiir Sanatı, Yeni Gerçek, Papirüs ve İsmet Özel ile birlikte kurduğu Halkın Dostları, kardeşi Nihat Behram�la birlikte kurduğu Militan dergilerinde çıkan şiirleri ile adını duyurdu .

        12 Eylül 1980 Askeri Darbesi�nden sonra yurtdışına çıkıp, beş buçuk yıl yaşadığı Paris�te Anka adlı bir dergide çalıştı , Rus edebiyatından önemli çeviriler yaptı. 1989'da Türkiye'ye dönen Ataol Behramoğlu , birkaç yıl Simavi Yayınları'nda editör, Pendik Belediyesi'nde kültür danışmanı olarak çalıştı. 1995'te Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Başkanı olan şair bu görevini 1999'a kadar sürdürdü. Halen Cumhuriyet gazetesinde "Cumartesi Yazıları" başlıklı köşeyazıları yazan şair , İstanbul Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde öğretim görevlisi olarak çalışıyor .

       Uluslararası PEN Kulüpleri Federasyonu Türkiye Merkezi�nin önerisiyle UNESCO tarafından 21 Mart tarihinin �Dünya Şiir Günü� olarak kabul edilmesi dolayısıyla düzenlenen etkinlikte �2003 Dünya Şiir Günü Şiir Büyük Ödülü� alan Ataol Behramoğlu kaleme aldığı �2003 Dünya Şiir Günü Bildirisi�nde şiiri şöyle tanımlıyor :

       �Onu ne sadece sözcüklere, ne sadece ses, kurgu, mecaz, ya da imgeye, ne sadece düşünce ya da duyguya indirgeyebiliriz. Bütün bunları birleştiren harç, maya, töz, özsu, yaşamın kendisidir. Sözcükler ne sadece araç, ne de amaçtır. Amaç, yaşamı kirinden, pasından arındırmak, onu anlamlı, yaşanır,yaşanası kılmaktır�

       Erdal Doğan tarafından Temmuz 2002 tarihli Hürriyet Gösteri Dergisinde yayınlanan söyleşide ise şaire genç şair/yazarlara ne öğüt verirdiniz diye sorulduğunda şöyle yanıtlıyor :

"Okumak, yaşamak, çalışmak. Halkın diline kulak kabartmak, yaşamını gözlemlemek ."


 

.:: BEHÇET NECATİGİL ::.

 




"Bitmeyen işler yüzünden
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı. "



   16 Nisan 1916 tarihinde İstanbul, Fatih'te doğan Behçet Necatigil , Beşiktaş Cevri Usta Okulu'nda başladığı ilköğrenimini, babasının görevi nedeniyle taşındıkları Kastamonu'da tamamladı. Kastamonu Lisesi'nde başladığı ortaöğrenimine sağlık sorunları nedeniyle bir süre ara vermek zorunda kalan şair, daha sonra öğrenimine Kabataş Lisesi'nde devam etti ve edebiyat bölümünden birincilikle mezun oldu.

   Yüksek öğrenimini Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde yapan Necatigil, bu süre zarfında konuk öğrenci olarak derslerine girdiği Alman Filolojisi bölümü vasıtasıyla aldığı bir bursla 4 ay süreyle Berlin Üniversitesi'nin dil kurslarına katıldı.1940 yılında yüksek öğrenimini yine birincilikle tamamlayarak Kars Lisesi'ne edebiyat öğretmeni olarak atandı. Kars'ta başladığı öğretmenlik hayatına Zonguldak'ta devam eden şair, daha sonra Pertevniyal Lisesi'ne, oradan da 15 yıl süreyle çalışacağı Kabataş Lisesi'ne tayin oldu. 1960 yılında Çapa Eğitim Enstitüsü'ne tayin edilen Necatigil 1972 yılında kendi isteğiyle emekliye ayrıldı.

   Edebiyat hayatına , Kastamonu'da, ortaokul yıllarında çıkardığı "Küçük Muharrir" adlı dergi ve yine aynı yıllarda Akşam gazetesinin haftalık Çocuk Dünyası sayfasına Küçük Muharrir imzasıyla yazdığı şiirler,fıkralar, hikâyeciklerle başlayan Necatigil'in ilk şiir kitabı "Kapalı Çarşı" 1945 yılında yayınlandı. Şiir serüvenini Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü'nde :

   "Şiirde kırk yılını, doğumundan ölümüne, orta halli bir vatandaşın, birey olarak başından geçecek durumları hatırlatmaya; ev-aile-yakın çevre üçgeninde, gerçek ve hayal yaşantılarını iletmeye, duyurmaya harcadı. Arada biçim yenileştirme-
lerinden ötürü yadırgandığı da oldu, ama genellikle, eleştirmenler, onun için, tutarlı ve özel bir dünyası olan bir şair dediler." şeklinde özetleyen Necatigil, 1979 yılının 13 Aralık günü , akciğerlerindeki bir rahatsızlık sonucunda, yaşam veda ederek Zincirli-
kuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.

   Ruhu şad olsun...


 

.:: CAHİT SITKI TARANCI ::.

 



   "Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız
Hatırası bile yabancı gelir.
Hayata beraber başladığımız,
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir
Gittikçe artıyor yalnızlığımız.."



   1910 yılında Diyarbakır'da doğan Cahit Sıtkı Tarancı ilk öğrenimini Diyarbakır'da, orta öğrenimini Saint Joseph ve Galatasaray Liselerinde tamamladı. Öğrenimine Mülkiye Mektebi ve Paris Siyasal Bilgiler Fakültesinde devam eden şair 1940 yılında II. Dünya Savaşı nedeniyle yurda dönerek askerliğini yaptı. Daha sonra Ankara'da Anadolu Ajansı'nda, Toprak Mahsulleri Ofisi'nde çalıştı, Çalışma Bakanlığı'nda çevirmenlik yaptı. 1951 yılında evlendi.

   Şiir yazmaya lise yıllarında başlayan Tarancı�nın ilk şiirleri Muhit ve Servet-i Fünun dergilerinde yayınlandı. Daha sonra Varlık, Yaratılış, Istanbul gibi dergilerde de siirleri yayınlanan şair dil ve edebiyat üzerine düşüncelerini, çoğunlukla yakın dostlarına yazdığı mektuplarda ( Ziya'ya mektuplar ), makalelerinde, edebi anketlere verdiği yanıtlarda, kendisiyle yapılan konuşmalarda ( Yazılar ) dile getirmiştir.

   Tarancı 1954 yılının başlarında ağır bir hastalığa yakalandı.Türkiye' de yapılan tedavisinden bir sonuç alınamayınca Viyana'ya gitti ancak burada da şifa bulamayarak 13 Ekim 1956 tarihinde bir hastane odasında yaşama veda etti.

   Ruhu şad olsun..


 

.:: CAN YÜCEL ::.

 



"Üşüyor mu deniz
üstüne boşandıkça yağmur?
Ondan mı dersin
tüyleri böyle ürperiyor?
Ben de gidersem bi gün bu biçim bi sağnakta
Alı al moru mor bir sandal gibi acaba
Yıllar sonra yılmayıp yine
Çarpar mı yüreğim yurdumun sahillerine?"



        1926 yılında İstanbulda doğan Can Yücel eski milli eğitim bakanlarından Hasan Âli Yücel'in oğludur. Orta öğrenimini Ankara Erkek Lisesi'nde, yüksek öğrenimini Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi ile İngiltere'de Cambridge Üniversitesi'nde tamamladı ,askerliğini Kore'de yaptı. Uzun süre Paris'te ve İngiltere'de kalan Yücel, BBC Radyosu Türkçe Yayınları Bölümü'nde spiker olarak da çalıştı.1962'de İngiltere'de, 1709 yılında da Latin harfleriyle taş baskısı olarak basılmış bir Türkçe dilbilgisi kitabını bulması geniş yankı uyandırdı. Ertesi yıl yurda dönünce bir süre Bodrum'da turist rehberliği yaptı. Sonra İstanbul'a yerleşti. Çeviriyi uğraş edindi ve bir çevirisi nedeniyle 12 Mart döneminde hüküm giydi. 1974'te aftan yararlanarak serbest kaldı.

        Meslek olarak kendine şairliği seçtiğini söyleyen şair, yazın yaşamına üniversitede öğrenciyken yayımladığı şiirleriyle girdi. Şiir, yazı ve çevirileri 1945'ten itibaren çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlandı. 12 Ağustos 1999 tarihinde yakalandığı amansız hastalıktan kurtulamayarak İzmir'de yaşama veda etti , vasiyetine uyularak Datça'da toprağa verildi.

        Ruhu şad olsun ...


 

.:: FARUK NAFİZ ÇAMLIBEL ::.

 



      "Sana çirkin dediler, düşmanı oldum güzelin,
      Sana kâfir dediler, diş biledim Hakk'a bile.
      Topladın saçtığı altınları yüzlerce elin,
      Kahpelendin de garez bağladım ahlâka bile.. "

   1898 yılında İstanbul�da doğan Faruk Nafiz Çamlıbel tıp öğrenimini yarıda bırakarak bir süre gazetecilikle uğraştıktan sonra, 1922-1946 yılları arasında çeşitli illerde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1946 yılında Demokrat Parti�den İstanbul milletvekili olarak TBMM'ye giren şair 27 Mayıs 1960'ta tutuklanarak Yassıada�ya gönderildiyse de on altı ay sonra aklanarak serbest bırakıldı.

   Şiir yazmaya genç yaşlarda başlayan Çamlıbel şiirlerini önce aruz ölçüsüyle yazdı, daha sonra hece ölçüsünü benimseyerek �Beş Hececiler� adıyla anılan grup içinde yer aldı. Şiirleri Yeni Mecmua, Fağfur, Edebiyat-ı Umumiye Mecmuası, Büyük Mecmua, Nedim, Yarın, Süs ve Hayat gibi dergilerde yayınlanan şairin şiir kitaplarının yanısıra oyun ve romanları da bulunmaktadır. Behçet Kemal�le birlikte yazdıkları �Onuncu Yıl Marşı� Cemal Reşit Rey tarafından bestelenen Çamlıbel 8 Kasım 1973 tarihinde, Akdeniz gezisindeyken, Kaş-Fethiye arasında gemide yaşama veda etti .

   Ruhu şad olsun ...


.:: ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN ::.

 




   "Kimi gün renktir, kimi gün ışıktır sevmek. Bazan aldığımız nefestir, bazan duyduğumuz ses. Sevmek, varoluşumuzun anlamı, yaşantımızın nedenidir. Sevmek olmazsa, yaşantımız bitkisel olurdu, sevmek olmazsa sanat olmazdı. Hayvanlar sanat eseri meydana getiremiyorlarsa, sevmekten yoksun oldukları içindir. Kısaca sevmek bence var olmak ve var olduğunu hissetmektir." *



   1926 yılında Tarsus�ta doğan Ümit Yaşar Oğuzcan, ilk okulu Eskişehir'de, ortaokulu Konya Askeri Ortaokulu'nda okudu. 1946 yılında Eskişehir Ticaret Lisesi�nden mezun olduktan sonra Türkiye İş Bankası�na girdi. 30 yıl süreyle Adana, Ankara ve İstanbul şubelerinde çalıştı, 1977 yılında bankadan emekli olarak İstanbul�da kendi adını taşıyan bir sanat galerisi kurdu ve onu yönetti.

   Şiire 1940 yılında Yedigün dergisinde şiir yazarak başlayan Oğuzcan'ın şiirleri daha sonra Yücel, İstanbul, Büyük Doğu, Varlık, Toprak, Çığır, Türke Doğru ve Hisar dergilerinde yayınlandı. Şiirlerinde aşk, ayrılık, özlem temalarını büyük bir ustalıkla işleyen "Aşkın Şairi" 1973 yılında büyük oğlu Vedat�ın ölümünden sonra, hayatın boşluğu, ölüm ve acı üzerine de şiirler yazdı. Mizahi şiirleri, siyasi taşlamaları, rubaileri ve şarkı sözleri de bulunan şairin bazı şiirleri bestelendi. 33 ü şiir, 4 ü düzyazı , 13 ü antoloji ve biyografik eser olmak üzere toplam 50 kitabı yayınlanan Ümit Yaşar'ın şiir plakları da bulunmaktadır.

   Ümit Yaşar Oğuzcan, 4 kasım 1984 İstanbul'da yaşama veda etti.

   Ruhu şad olsun...


 

.:: ORHAN VELİ KANIK ::.

 




"Bilmezler yalnız yaşamayanlar ,
Nasıl korku verir sessizlik insana ;
İnsan nasıl konuşur kendisiyle;
Nasıl koşar aynalara,
Bir cana hasret,
Bilmezler..."



   1914 yılında İstanbul�da doğan Orhan Veli Kanık, ilkokul eğitimine Galatasaray'da başladı ancak dördüncü sınıftan sonra babasının görevi nedeniyle ailesi Ankara'ya taşındığından öğrenimine Ankara Gazi İlkokulu ve Ankara Erkek Lisesi'nde devam etti. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü�ne giren şair 1936 yılında öğrenimini yarıda bırakarak Ankara'ya döndü ve PTT Umum Müdürlüğünde çalışmaya başladı.

   Çalışma hayatına askerlik görevini yapmak için ara veren Orhan Veli Kanık askerden döndükten sonra iki yıl kadar, Ankara'da, Milli Eğitim Bakanlığı Tercüme Bürosu'nda çalıştı, 1947 yılında bu görevinden istifa etti. 1 Ocak 1949 tarihinden itibaren on beş günde bir yayınlanan Yaprak dergisini çıkarmaya başladı. 15 Haziran 1950'ye kadar yayınlanan bu dergiyi parasal güçlükler nedeniyle yayınlayamaz olunca Ankara'dan ayrılarak İstanbul'a döndü.

   Ortaokul yıllarında Oktay Rıfat ve Melih Cevdet Anday ile tanışan Orhan Veli'nin ilk yazıları arkadaşlarıyla birlikte Sesimiz Dergisinde yayınlandı. Daha sonra şiirleri Varlık , İnsan, Ses, Gençlık, Küllük, İnkılapçı Gençlik Ülkü, Demet gibi dergilerde yayınlanan şair şiirleriyle büyük ilgi gördü. 1941 yılında Oktay Rıfat ve Melih Cevdet'le birlikte Garip adlı şiir kitabını çıkararak Türk şiirinde Garip� ya da �Garipçiler Akımı� olarak adlandırılan yenileşme hareketini başlattı.

   10 Kasım 1950 tarihinde, bir haftalığına gittiği Ankara'da, gece yolda giderken onarım için kazılmış bir çukura düşerek ayağından yaralanan şair, İstanbul'a döndükten sonra bir arkadaşının evinde birdenbire fenalaştı, kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak 14 Kasım 1950 tarihinde vefat etti , 17 Kasım'da Rumelihisarı Mezarlığı'nda toprağa verildi.

   Ruhu şad olsun..

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol